İçeriğe atla Kenar çubuğuna atla Alt bilgiye atla

MURAT UĞURLUER (ARAŞTIRMACI)

GİRİŞ
İşbu sözleşmeyi (gözden geçirilmiş) imzalayan Avrupa Konseyi üyesi devletler ile Avrupa Kültür Sözleşmesi’ne taraf diğer devletler, Avrupa Konseyi’nin amacının, özellikle ortak mirasları olan ideal ve ilkeleri korumak ve geliştirmek üzere, üyeleri arasında daha yakın bir işbirliği gerçekleştirmek olduğunu dikkate alarak; 
19 Aralık 1954’te Paris’te imzalanan Avrupa Kültür Sözleşmesi ve özellikle bunun 1. ve 5. maddelerini, 
3 Ekim 1995’te Granada’da imzalanan Avrupa Mimari Mirasının Korunmasına İlişkin Sözleşmeyi, 
23 Haziran 1985’te Delfi’de imzalanan, kültürel varlıklara yönelik suçlara ilişkin Avrupa Sözleşmesi’ni, 
Parlementerler Meclisi’nin arkeoloji ile ilgili özellikle 848 (1978), 921 (1981) ve 1072 (1988) sayılı Tavsiye Kararları’nı, 
Kırsal ve kentsel yapılanma faaliyetleri çerçevesinde, Arkeolojik mirasın korunması ve değerlendirilmesi ile ilgili R (89) 5 sayılı Tavsiye Kararı’nı göz önünde bulundurarak; 
Arkeolojik mirasın uygarlıkların geçmişinin tanınması için temel bir öğe olduğunu hatırlatarak; 
Eski tarihin tanıdığı Avrupa arkeolojik mirasının, büyük yapılanma çalışmalarındaki artıştan olduğu kadar doğal tehlikelerden, yasadışı veya bilimsel nitelikten yoksun kazılardan yahut halkın yeterli bilgilendirilmemesinden dolayı ciddi bir şekilde tahrip tehdidi altında olduğunu kabul ederek; 
Halen mevcut olmayan zorunlu idari ve bilimsel denetim usullerinin ihdası ve arkeolojik mirası koruma endişesinin kentsel ve kırsal yapılanmalar ile kültürel kalkınma politikalarıyla bütünleşmesi gereğini teyit ederek; 
Arkeolojik mirası koruma sorumluluğunun yalnızca doğrudan ilgili devlete ait olmadığının, bozulma tehlikesinin azaltılması ve uzman ve deneyim değişimi suretiyle korumanın gerçekleştirilmesi bakımından sorumluluğun Avrupa ülkelerinin tümüne ait bulunduğunun altını çizerek; Avrupa ülkelerinde yapılanma politikalarındaki gelişmeyi takiben, 6 Mayıs 1969’da Londra’da imzalanan arkeolojik mirasın korunmasına ilişkin Avrupa Sözleşmesi’nde yer alan ülkelerin tamamlanması gereğini müşahade ederek, Aşağıdaki hususlarda mutabık kalmışlardır. 
ARKEOLOJİK MİRASIN TANIMI
1. İşbu sözleşmenin (gözden geçirilmiş) amacı, Avrupa’nın ortak anı kaynağı olduğu kadar, bilimsel ve tarihi araştırma gereci olarak da arkeolojik mirası korumaktır. 
2. Bu amaçla : i. Korunması ve incelenmesinin, insanlığın ve doğal çevre ile ilişkilerinin tarihindeki gelişimin saptanmasının sağlayacağı; 
ii. Başlıca bilgi edinme yollarının kazı ve keşiflerden olduğu kadar insanlığı ve çevresini ilgilendiren diğer araştırma yöntemlerinden oluştuğu; 
iii. Tarafların yetkisi altındaki her çeşit mekanda bulunan, tüm kalıntılar, varlıklar ve insanlığın geçmiş varlığının diğer izleri arkeolojik mirasın öğeleri olarak kabul edilirler. 
3. Yapılar, inşaatlar, mimari eser grupları, açılmış sit alanları, taşınır varlıklar, diğer tüm anıtlar ve bunların çevresi, ister toprakta ister su altında bulunsunlar, arkeolojik mirasa dahildirler. 
MİRASIN KİMLİĞİNİN SAPTANMASI VE KORUMA ÖNLEMLERİ
Madde 2:
Taraflardan her biri, kendine özgü usullere göre, arkeolojik mirasın korunması için aşağıdaki hususları öngören bir yasal rejimi uygulamaya koymayı taahhüt eder : 
i. Arkeolojik mirasının bir envanterinin yapılması ve anıtların veya korunan bölgelerin sınıflandırılması, 
ii. Maddi izlerin gelecek kuşaklar tarafından incelenmek üzere korunması için, toprak üstünde ya da sit altında görünür bir kalıntı olmasa bile, arkeolojik rezerv alanları oluşturulması. 
iii. Arkeolojik miras niteliğindeki eserleri tesadüfen bulan kimsenin bunları yetkili makamlara bildirme ve incelemeye tabi tutma zorunluluğu. 
Madde 3 :
Arkeolojik mirası korumak amacıyla ve arkeolojik araştırma faaliyetlerini bilimsel güvence altına almak üzere taraflardan her biri aşağıdaki hususları yerine getirmeyi taahhüt eder : 
i. Arkeolojik kazı vesair faaliyetlerle ilgili izin ve denetim usullerini, aşağıdaki amaçları gerçekleştirecek şekilde, uygulamaya koymak: 
a. Arkeolojik miras öğelerinin yasadışı çıkartılması ve yer değiştirmesini önlemek; 
b. Arkeolojik kazı ve aramaların bilimsel şekilde ve şu koşullara bağlı olarak yapılmasını sağlamak : 
– Tahrip edici olmayan araştırma yöntemlerinin olduğunca sık kullanılması; 
– Arkeolojik miras öğelerinin korunması, saklanması ve sınıflandırılması 
için uygun önlemler alınmadan bunların kazı yerinden çıkartıl maması, kazı sırasında ve sonrasında korumasız bırakılmaması i. Kazıların ve tahribata neden olabilecek tekniklerin yalnızca nitelikli ve bu amaçla yetiştirilmiş kişiler tarafından yürütülmesine dikkat etmek; 
ii. Arkeolojik arama amaçlı metal detektörlerin ve diğer arama gereçlerinin kullanımını, devletin iç mevzuatında öngörülen hallerde, bilimsel nitelikli ön izne tabi tutmak. 
Madde 4:
Taraflardan her biri, duruma göre aşağıdaki hususları da öngörecek biçimde, arkeolojik mirasın fiziki koruma önlemlerini yürürlüğe koymayı taahhüt eder: 
1. Arkeolojik rezerv bölgeleri teşkiline ayrılmış alanları kamu makamlarınca iktisabı veya diğer uygun yollarla korunması; 
2. Arkeolojik mirasın tercihen bulunduğu yerde korunması ve bakımı; 
3. Bulunduğu yerden kaldırılmış arkeolojik buluntular için uygun depolar yapılması. 
Madde 5:
Taraflardan her biri aşağıdaki hususları sağlamayı taahhüt ederler. 
1. Arkeologların: 
i. Arkeolojik değeri olan sitlerin korunması, saklanması ve değerlendirilmesi için dengeli stratejiler saptamaya yönelik planlama politikalarına ve
ii. Yapılanma programlarının çeşitli uygulama safhalarına katılmalarını sağlamak suretiyle, arkeolojinin ve yapılanmanın ihtiyaçlarını bağdaştırmaya ve belirlemeye çalışmak; 
2. Arkeologlar, şehirciler ve inşaatçılar arasında sistemli bir danış- ma mekanizması oluşturmak suretiyle: 
i. Arkeolojik mirası tahrip etmesi muhtemel olan yapılanma planlarının değiştirilmesini; 
ii. ii. Sitin bilimsel incelemesinin yapılabilmesi ve sonuçların yayınlanabilmesi için yeterli zamanın ve olanakların verilmesini sağlamak; 
3. Çevreye etki üzerindeki incelemelerin ve bunlardan kaynaklanan kararların, arkeolojik sitler ve çevrelerini göz önünde bulundurmasına dikkat etmek; 
4. Yapılanma çalışmaları vesilesiyle bulunan arkeolojik miras öğelerinin, mümkün olan hallerde, yerinde korunması için önlem almak; 
5. Arkeolojik sitlerin halka açılmasının, özellikle çok sayıda ziyaretçi girişi için yapılacak yapılanma çalışmalarının, bu sitlerin ve çevrelerinin arkeolojik ve bilimsel niteliğine zarar vermemesini sağlamak. 
ARKEOLOJİK ARAŞTIRMA VE KORUMANIN FİNANSMANI
Madde 6:
Taraflardan her biri: 
1.Arkeolojik araştırmaya, sorumlulukları ölçüsünde ulusal, bölgesel veya yerel kamu makamlarının mali desteğini öngörmeyi; 
2.Koruyucu arkeoloji için gerekli maddi donanımı artırmayı ve bu amaçla, 
i. Büyük çaplı kamu veya özel bayındırlık çalışmalarında, bu çalışmalara bağlı olarak ortaya çıkacak arkeolojik her çeşit faaliyetin maliyetinin tamamının uygun kamu ve özel sektör fonlarından karşılanmasını sağlayacak önlemler almayı; 
ii. Bu çalışmaların bütçesinde, çevre ve yapılanma endişelerinin zorunlu kıldığı etki incelemelerinde olduğu gibi, arkeolojik inceleme ve aramaların, bilimsel sentez belgelerinin ve bulguların duyuru ve yayınlarının da yer almasını sağlamayı taahhüt eder. 
BİLİMSEL BİLGİNİN TOPLANMASI VE YAYIMI 
Madde 7: 
Arkeolojik bulguların incelenmesini ve yayımını kolaylaştırmak için Taraflardan her biri : 
1. Yetkisi altındaki alanlarda arkeolojik sitlerin anketlerini, envanterlerini ve haritaları yapmayı veya güncelleştirmeyi, 
2. Arkeolojik faaliyetler sonrasında, uzmanların ayrıntılı incelemelerinin ilanından önce, yayınlanabilir bir sentez belgesi hazırlanabilmesi için tüm pratik önlemleri almayı taahhüt eder. 
Madde 8:
Taraflardan her biri: 
1. Arkeolojik miras öğelerinin ulusal veya uluslararası planda bilimsel amaçlı değişimini kolaylaştırmayı, ancak değişimin bunların kültürel ve bilimsel değerlerine hiçbir şekilde zarar vermemesi için gerekli önlemleri almayı; 
2. Arkeolojik araştırma ve devam eden kazılarla ilgili bilgi değişimini teşvik etmeyi ve uluslararası araştırma programları düzenlenmesine katkıda bulunmayı taahhüt eder. 
KAMUOYUNUN BİLİNÇLENDİRİLMESİ 
Madde 9:
Taraflardan her biri: 
1. Geçmişin ve arkeolojik mirası tehdit eden tehlikelerin tanınması için bu mirasın değeri konusunda kamuoyu vicdanının uyandırılması ve geliştirilmesi amacıyla eğitici çalışmalar yapmayı, 
2. Arkeolojik mirasının önemli öğelerinin ve özellikle sitlerin halka açılmasını sağlamayı, seçilmiş arkeolojik varlıkların sergilenmesini teşvik etmeyi taahhüt eder. 
ARKEOLOJİK MİRAS ÖĞELERİNİN YASADIŞI DOLAŞIMINI ÖNLEME
Madde 1O:
Taraflardan her biri aşağıdaki hususları yerine getirmeyi taahhüt eder: 
1. Tespit edilen yasadışı kazılar hakkında yetkili kamu makamları ile bilimsel kuruluşlar arasında bilgi değişimini düzenlemek; 
2. Yasadışı kazılardan kaynaklandığından veya yasal kazılardan çalındığından şüphe edilen her türlü. eseri ve bunlara ilişkin bütün ayrıntıları, işbu sözleşmeye (gözden geçirilmiş) taraf köken ülkesinin yetkili makamlarına bildirmek; 
3.Alış politikası devlet denetimine tabi müzeler ve diğer benzeri kuruluşların denetimsiz buluntulardan, yasadışı kazılardan geldiğin den veya resmi kazılardan çalındığından şüphe duyulan arkeolojik miras öğelerini satın almamalarını teminen gerekli önlemleri almak; 
4. Alış politikası devlet denetimine tabi olmayan, taraf ülkelerin müze ve benzeri kuruluşları için: 
i.. İşbu sözleşmenin (gözden geçirilmiş) metnini onlara ulaştırmak, 
ii. Yukarıda 3. para~rafta kayıtlı ilkelere söz konusu müze ve kuruluşlarca uyulmasını sağlamak üzere çaba sarf etmek. 
5. Denetimsiz buluntulardan, yasadışı kazılardan kaynaklanan yahut resmi kazılardan çalınan arkeolojik miras öğelerinin dolaşımını eğitim, bilgilendirme, uyarma ve işbirliği suretiyle mümkün olduğunca sınırlandırmak. 
Madde 11:
İşbu sözleşmenin (gözden geçirilmiş) hiçbir hükmü, arkeolojik miras öğelerinin yasadışı dolaşımına veya yasal sahibine iadesine ilişkin taraflar arasında mevcut olan veya mevcut olabilecek ikili veya çok taraflı anlaşmalara halel getirilmez. 
KARŞILIKLI TEKNİK VE BİLİMSEL YARDIMLAŞMA 
Madde 12:
Taraflar: 
1. Arkeolojik miras ile ilgili konularda deneyim ve uzman değişimi suretiyle karşılıklı teknik ve bilimsel yardımlaşmada bulunmayı, 
2. İlgili ulusal mevzuatları ya da taraf oldukları uluslararası anlaşmalar çerçevesinde sürekli eğitim alanı da dahil olmak üzere, arkeolojik mirasın korunması konusunda uzman değişimini kolaylaştırmayı taahhüt ederler. 
SÖZLEŞMENIN (GÖZDEN GEÇİRİLMİŞ) UYGULAMASININ DENETİMİ
Madde 13:
Avrupa Konseyi tüzüğünün 17. maddesi gereğince Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi tarafından kurulan bir Uzmanlar Komitesi işbu sözleşmenin (gözden geçirilmiş) uygulamasını ve özellikle aşağıdaki hususları izlemekle görevlendirilmiştir : 
1.Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’ne devrevi olarak, sözleşme ye (gözden geçirilmiş) taraf ülkelerdeki arkeolojik mirasın korunmasına ilişkin politikaları ve sözleşme ilkelerinin uygulama durumu hakkında bir rapor sunulması; 
2. Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’ni, çok taraflı faaliyet alanı ve sözleşmenin (gözden geçirilmiş) gözden geçirilmesi ya da değiştirilmesi ile Sözleşmenin (gözden geçirilmiş) hedefleri hakkında kamuoyunun bilgilendirilmesi dahil, sözleşme (gözden geçirilmiş) hükümlerinin uygulanmasına ilişkin her türlü önlemin önerilmesi; 
3. Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’ni , Avrupa Konseyi üyesi olmayan ülkelerin sözleşmeye (gözden geçirilmiş) taraf olmaya daveti için tavsiyede bulunması.
SON HÜKÜMLER
Madde 14:
1. İş bu sözleşme (gözden geçirilmiş) Avrupa Konseyi üyesi devletlerin ve Avrupa Kültür Sözleşmesi’ne taraf diğer devletlerin imzasına açılmıştır. Sözleşme, onay, kabul , ya da tasvibe sunulacaktır. Onay, kabul ya da tasvip belgeleri Avrupa Konseyi Genel Sekreterliği’ne tevdi edilecektir. 
2. 6 Mayıs 1969’da Londra’da imzalanan Arkeolojik Mirası Koruma Avrupa Sözleşmesi’ne taraf bir devlet, anılan sözleşmenin feshini önceden ihbar etmemiş ise ya da feshini eş zamanda ihbar etmezse onay, kabul veya tasvip belgesini tevdi edemez. 
3. İşbu sözleşme (gözden geçirilmiş) , en az üçü Avrupa Konseyi olmak üzere dört devletin, önceki paragraflardaki hükümlere uygun olarak, sözleşmeye taraf olma arzularını bildirdikleri tarihten altı ay sonra yürürlüğe girecektir. 
4. Önceki iki paragrafın uygulanması sonucu 6 Mayıs 1969 tarihli sözleşmenin feshi iş bu sözleşmenin (gözden geçirilmiş) yürürlüğe girişi ile aynı anda gerçekleşmez ise , iş bu sözleşmeyi imzalayan herhangi bir devlet, onay, kabul ya da tasvip belgesini tevdi sırasında iş bu sözleşme (gözden geçirilmiş) yürürlüğe girinceye kadar, 6 Mayıs 1969 tarihli sözleşmeyi uygulamaya devam edeceğini açıklayabilir. 
5. İşbu sözleşme (gözden geçirilmiş) imzalayan, ancak sözleşmeye taraf olma arzusunu sonradan bildirecek olan devletlerin her biri bakımından onay, kabul ya da tasvip belgesinin tevdiinden altı ay sonra yürürlüğe girecektir. 
Madde 15
1. İşbu sözleşmenin (gözden geçirilmiş) yürürlüğe girmesinden sonra, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, Avrupa Konseyi tüzügünün 20. (d) maddesinde öngörülen çoğunlukla ve komitede bulunma hakkına sahip taraf devletlerin temsilcilerinin oybirliği ile konseye üye olmayan diğer herhangi bir devleti ve Avrupa Ekonomik Topluluğunu işbu sözleşmeye (gözden geçirilmiş) katılmaya davet edebilecektir. 
2. Katılma halinde, katılan devlet ya da Avrupa Ekonomik Topluluğu için işbu sözleşme katılma belgesinin Avrupa Konseyi Genel Sekreteri’ne tevdiinden altı ay sonra yürürlüğe girecektir. 
Madde 16
1. Her devlet, imza ya da onay, kabul, tasvip veya kabul edilme belgesinin tevdii sırasında , işbu sözleşmenin (gözden geçirilmiş) uygulanacağı toprağı ya da toprakları belirleyebilir. 
2. Her devlet, sonradan herhangi bir zamanda, Avrupa Konseyi Genel Sekreteri’ne muhattap bir bildirimle, işbu sözleşmenin uygulanmasını bildirimde belirtilen herhangi başka bir toprak parçasına teşmil edebilir. Bu yeni toprak parçası bakımından sözleşme, bildirimin Avrupa Konseyi Genel Sekreteri tarafından alınmasından altı ay sonra yürürlüğe girer. 
3. Önceki iki paragraf uyarınca yapılan her bildirim, bu bildirimde anılan toprak parçası bakımından, genel sekretere muhattap bir nota ile geri çekilebilir. Geri çekme , genel sekreterin notayı almasından altı ay sonra geçerlik kazanacaktır. 
Madde 17
1. Taraflardan her biri, genel sekretere nota tevdii suretiyle işbu sözleşmenin (gözden geçirilmiş) feshini her an ihbar edebilir. 
2. Fesih ihbarı, genel sekreter tarafından notanın alınış tarihinden altı ay sonra geçerlik kazanacaktır. 
Madde 18
1. Avrupa Konseyi Genel Sekreteri, Avrupa Konseyi üyesi devletlere , Avrupa Kültür Sözleşmesine taraf diğer devletlere, işbu sözleşmeye (gözden geçirilmiş) katılan ya da katılmaya davet edilen her devlete ve Avrupa Ekonomik Topluluğu’na, 
a. Her imzayı, 
b. Her onay, kabul, tasvip veya katılma belgesi tevdiini, 
c. 14, 15 ve 16. Maddeleri uyarınca işbu sözleşmenin (gözden geçirilmiş) yürürlüğe giriş tarihlerini, 
d. İşbu sözleşme (gözden geçirilmiş) ile ilgili her türlü girişim,tebligat ve bildirimi, bildirecektir. 
Yukarıdaki hususları tasdiken, aşağıda imzası bulunan ve bu amaçla yetkili kılınanlar işbu sözleşmeyi (gözden geçirilmiş) imzalamışlardır. 
İşbu sözleşme İngilizce ve Fransızca dillerinde, her iki metin de eşit olarak geçerli olacak şekilde, Avrupa Konseyi Arşivlerinde muhafaza edilmek üzere , tek kopya halinde 16 Ocak 1992 tarihinde Valetta’da yapılmıştır. 
Avrupa Konseyi Genel Sekreteri, sözleşmenin onaylı bir kopyasını Avrupa Konseyi’ne üye bütün devletlere , Avrupa Kültür Sözleşmesi’ne taraf diğer devletlere ve bu sözleşmeye katılmaya davet olunan üye olmayan devletlere veya Avrupa Ekonomik Topluluğu’na iletilecektir.

DİONYSOS’UN DÜĞÜNÜ MOZAİĞİ İLE İLGİLİ YENİ BİR ÖNERİ

1992 yılında Zeugma’da Ayvaz Tepesi olarak adlandırılan tepenin kuzeydoğu yamaçlarındaki bir Roma villasında, dönemin Müze Müdürü Rıfat Ergeç başkanlığında yürütülen kazılar sırasında on figürden oluşan güzel bir mozaik açığa çıkarıldı.
Şarap ve doğa Tanrısı Dionysos ile Ariadne’nin düğününü tasvir eden bu mozaik çeşitli yayınlarda ayrıntılı bir biçimde tanıtılmıştır. 15 Haziran 1998 tarihinde, Zeugma’da bulunduğu alanda sergilendiği sırada önemli bir bölümü ne yazık ki sökülerek çalınan bu mozaiğin soldan ikinci figürü, tasvir şekli ile dikkatimizi çekmekteydi. Sağ kolunu başına dayamış olarak, düşünceli bir ifadeyle ve sol elinde bir meşaleyle tasvir edilen bu figür, mozaiği ortaya çıkaran Sn. Rıfat Ergeç’in kaleme aldığı bir makalede, “oturur durumda ve elinde meşale tutan bir menad” olarak tanımlanmıştır. (1) Ergeç’e göre bu figür, “Bu evlilikten hoşnut olmayan, Dionysos’u yitirmek üzere olmanın huzursuzluğu ve hüznünü yaşayan bir sevgili durumundadır.”(2) Daha yakın tarihli bir yayında ise aynı figür Nezih Başgelen- Rıfat Ergeç tarafından “Pompei’den tanınan dinlenen Aphrodite pozisyonundaki meşale tutan bir Nymphe” olarak adlandırılmıştır. (3) Kanımızca bu figür bir menad veya Nympha değil, Düğün Tanrısı Hymenaios’tur. Dionysos’la Aphrodite’nin, (4) başka bir mitosa göre de Apollon ile bir Nymphanın (5) oğlu sayılan Hymenaios, o kadar güzeldi ki, görenler onu çoğu kez bir genç kız sanıyorlardı. Kızlar arasında bile onun bir erkek olduğu anlaşılamıyordu. Bu konuyu ele alan bir mitosda, Hymenaios’un bu özelliği anlatılmaktadır; Demeter’e kurban sunmak üzere Eleusis’e giden Atinalı genç kızlar burada ansızın korsanların saldırısına uğrarlar. Korsanlar bütün kızları ve bu arada kadın sandıkları Hymenaios’u kaçırırlar. Uzun bir yolculuktan sonra varılan ıssız bir kıyıda korsanlar uyurken Hymenaios hepsini öldürür.(6) Hymenaios’un güzelliğini yücelten bu tarz anlatımlar, Zeugma mozaiğinde onun dişi varlıklar olan nympha veya menadlarla karıştırılmasına neden olan kadınsı görünümünü de açıklamaktadır. Zeugma mozaiğinde Hymenaios’un vücut hatları ve özellikle yüzü ilk bakışta kadınsı olmakla birlikte, belden yukarısı çıplak olan vücudu yakından incelendiğinde, bu vücudun bir kadın vücudunun anatomisini tam olarak yansıtmadığı görülür. Mozaiği oluşturan on figür içinde sadece Dionysos ve Hymenaios’un belden yukarı bölümleri çıplak gösterilmiştir. Düşüncemizi kanıtlayan noktalardan biri de Hymenaios’un Dionysos ile Ariadne’nin düğününe katıldığının mitoslarda belirtilmesidir. Hatta bir mitosa göre Hymenaios Dionysos’la Ariadne’nin düğünlerinde şarkı söylerken aniden sesini yitirmiş, bu nedenle düğün törenlerinde onun adını anmak ve Hymeneus şarkısını okumak töre olmuştur. (7) Bu efsane, Zeugma mozaiğindeki figürün düşünceli haline de açıklık getirmektedir; Hymenaios, mozaikte düğün sırasında sesini kaybetmenin hüznü içinde tasvir edilmiştir. Öte yandan, figürün elindeki meşale de onun Hymenaios olduğu yönündeki kanımızı desteklemektedir. Çünkü Düğün Tanrısı Hymenaios’un sembollerinden biri de düğün meşalesidir.
Saydığımız tüm bu tespitler doğrultusunda, (Zeugma mozaiğindeki figürün kadınsı yüz hatları, sembolü olan meşaleyi taşıması, mitoslarda Hymenaios’un da Dionysos’la Ariadne’nin düğününe katıldığının belirtilmesi ve bu düğün sırasında sesini kaybettiği için Zeugma mozaiğinde de düşünceli bir şekilde tasvir edilmesi nedeniyle) bu figürün Hymenaios olması gerektiğini belirtiyoruz.
Dipnotlar
(1) Rıfat Ergeç, “Belkıs-Zeugma’da Bir Roma Villası ve Taban Mozaikleri,” Arkeoloji ve Sanat, Sayı:66, (Bahar 1995), S. 9.
(2) a.g.m, S.9.
(3) Nezih Başgelen-Rıfat Ergeç, Tarihe Son Bakış, İstanbul, 2000, S.18.
(4) Azra Erhat, Mitoloji Sözlüğü, 4.B., İstanbul, 1989, S.160.
(5)Kökeni konusunda anlatılan mitoslarda farklılıklar olan Hymenaios’un Apollon ile bir Musanın oğlu olduğu veya babasının Magnes ya da Pieros olduğu yönünde anlatılar da bulunmaktadır.Bkz. Pierre Grimale,Mitoloji sözlüğü, Çev:Sevgi Tangüç, İstanbul, 1997, S.303. (6) a.g.e, S.303.
(7) a.g.e, S.304 Azra Erhat, S. 160.

Belkıs/Zeugma Antik Kenti , Gaziantep ili, Nizip İlçesi , Belkıs Köyü sınırları içerisinde Fırat Nehri’nin kıyısında yer alır. Yaklaşık 20 bin dönümlük arazi üzerine kurulmuş olan…

© 2024 TÜM HAKKI SAKLIDIR. by DENSEY